Bakan Kurum: Marmara’da kirlilik yükü artıyor! Belediyelere müsilaj uyarısı
BURSA (İGFA) – Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Bursa Ticaret ve Sanayi Odası tarafından düzenlenen 2. Uludağ Etraf Forumu’na katıldı.
Bursa Valisi Erol Ayyıldız, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, akademisyenler, kamu temsilcileri ve iş adamlarının bir ortaya geldiği forumda konuşan Bakan Kurum, Ulu Cami Meydan Projesi’nden Tarihi Hanlar Bölgesi’nin ihyasına, binlerce toplumsal konut projelerinden millet bahçelerine kadar Bursa’ya çok sayıda eser kazandırıldığını söyledi.
“BELEDİYELER, GÖREVLERİNİ YERİNE GETİRMİYOR”
Konuşmasında Marmara’daki müsilaj problemine farklı bir parantez açan Bakan Kurum, “İklim değişikliğine bağlı deniz suyu sıcaklıklarının yükselmesi, gerekli tedbirlerin alınmamasıyla kirlilik yükünün artması, maalesef Marmara’da müsilajın tekrar görülmesine sebep oluyor. Bakanlık olarak müsilaja karşı belediyelerimizle ortak mutabakatla bir masa etrafında aldığımız aksiyon planına sadık bir formda çalışıyoruz. Fakat üzülerek tabir etmem gerekir ki aksiyon planında bir arada çalıştığımız, bir arada hazırladığımız, ortak mutabakatla imza altına aldığımız belediyelerimiz görevlerini gereğince yerine getirmiyor” dedi.
“ÇEVREDE, ZELZELEDE SİYASET OLMAZ”
Bakan Kurum, Marmara’ya kıyısı olan belediyeleri bir kere daha “Marmara Denizi Muhafaza Hareket Planı” kapsamında taahhüt ettikleri ileri biyolojik arıtma tesislerini bir an evvel tamamlamaları konusunda uyardı: Ben Marmara’ya kıyısı olan tüm belediyelerimizden vakit geçirmeden, artık çok geç olmadan doğamıza verdiğimiz sözleri yerine getirmelerini bekliyorum. Müsilaj ve gibisi meselelerin tekrar yaşanmaması için kelam verilen atık su arıtma tesisleri artık yapılmalı. Burada bekleyecek bir vakit kalmadı. Biz bu noktada üzerimize düşeni yapmaya da her türlü dayanağı vermeye de hazırız. Etrafta, zelzelede siyaset olmaz. Bu nedenle tüm Marmara’da olduğu üzere burada da tedbirlerimizi alacak, kontrolleri çok daha ağır yapacak ve her türlü yaptırımları uygulamaktan geri durmayacağız.
“AFETLER EKOSİSTEMİN İSTİKRARINI ALT ÜST EDİYOR”
Bakan Kurum, konuşmasında iklim krizinin tesirlerini anlatırken, iklim krizine karşı Türkiye’nin yaptığı çalışmaları ve aldığı tedbirleri paylaştı:
“Bu görünüm karşısında Türkiye olarak, 2016 yılında Paris İklim Anlaşması’ını imzaladık. Lakin, adaletsiz uygulamaları da şerh olarak düştük. Türkiye’nin büyümesine, kalkınmasına, istihdamına halel getirmeyecek halde süreci yürütüyoruz. Bir taraftan büyüceğiz bir taraftan gelişeceğiz bir taraftan da tabiatımızla uyumlu, sanayi ihtilalini kaçırmış, döngüsel iktisattaki fırsatları değerlendireceğiz”
“SIFIR ATIK PROJEMİZDE YENİ BİR EVREYE GEÇİYORUZ”
Bakan Kurum, Avrupa Yeşil Mutabakatı ile getirilen kısıtlamalarla ilgili süreç karşısında Türkiye’nin 2053 Net Sıfır Emisyon Amacı ile bu durumu fırsata dönüştürecek hazırlıkları yürüttüğüne işaret etti:
Sanayide Yeşil Dönüşüm için yeni bir sayfa açtık. Artık sanayi tesislerimiz Endüstride Yeşil Dönüşüm Belgesi’ne sahip olacak, ticari kısıtlamalara takılmayacak, yeni üretimde çok fazla hisse sahibi olacaklar. İklim değişikliği ile ilgili finansmana çok daha süratli bir halde ulaşacak. Geri dönüşüm konusunda da artık kaynaklarımızın sınırsız olmadığı şuuruyla hareket etmek zorundayız. Üretimi, tüketimi, alışkanlıkları gözden geçirmek zorundayız. Sayın Emine Erdoğan Hanımefendi’nin öncülüğünde yürüttüğümüz Sıfır Atık Projemizde yeni bir evreye geçiyoruz. Etraf Ajansımızla Depozito İdare Sistemi için gerekli altyapı çalışmalarımızı tamamladık. Kızılcahamam’dan sonra Sakarya’yı da depozito sistemimiz için pilot vilayet olarak belirledik. Böylece bu sistemi 81 ile yayarak geri dönüşümde hem vatandaşımızın hem etrafımızın kazanacağı bir sürece girmiş olacağız. İnşallah daima birlikte bu çabayı sürdürecek; 2053 yılına kadar alüminyumdan çeliğe, çimentoya kadar birçok kesimde emisyon azaltımı sağlayacağız.
“TÜRKİYE 2053 NET SIFIR EMİSYON AMACINA ÇOK DAHA EVVEL ULAŞACAK”
İthalatın büyük oranda güçten kaynaklı olduğunu söz eden Bakan Kurum, “Bu nedenle güç bölümünde, yenilenebilir gücün hissesini 2035’te yüzde 65’e çıkaracağız. Argümanla söylüyorum, Türkiye Cumhuriyeti, 2053 Net Sıfır Emisyon Maksadını beklemeden 2053’den çok daha evvel ulaşacak; Türkiye Yüzyılı yeşilin, mavinin ve tabiat müdafaanın da yüzyılı olacak” diye konuştu.
“MARMARA ZELZELESİ TÜRKİYE’MİZ İÇİN BEKA SIKINTISI OLACAKTIR”
Deprem bölgesinde edinilen tecrübeyi süratle İstanbul ve Marmara geneline yayacaklarını lisana getiren Bakan Kurum, “23 Nisan İstanbul sarsıntısı hepimiz için büyük bir ihtardır. Bursa’mız da, Yalova’mız da Tekirdağ’ımız etkilendi. Marmara’ya kıyısı olan Kocaeli’miz etkilendi. Bu manada iktisadın yüzde 50’sinden fazlasının gerçekleştiği Marmara’da yaşanacak bir zelzele Türkiye’miz için direkt doğruya beka sıkıntısı olacaktır. Bu vesileyle her fırsatta yaptığım çağrıyı yineliyorum; kentsel dönüşüm bugün artık belediyelerin özel kesimimizin en öncelikli sorumluluğudur, çalışma alanıdır. Daima birlikte el ele vereceğiz. Nasıl 6 Şubat sabahı el ele verdiysek; kentlerimizi, sanayi alanlarımızı ve bu manada kentin altyapısını zelzeleye dirençli hale getireceğiz” dedi.
BURSA’DA KENTSEL DÖNÜŞÜM VALİ UYUMUNDA YÜRÜTÜLECEK
Çevre Şehricilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın resmi internet sitesinde yer alan habere nazaran Bursa’da da zelzele dönüşümünün hızlanmasının gerektiğinin altını çizen Bakan Kurum, “Bu konuda Valimize de gerekli talimatları verdik. Kentte zelzele dönüşümünün uyumunu yürütecek. Büyükşehir Belediyemiz, ilçe belediyelerimiz, vatandaşımız, sanayicimiz üstüne düşen vazifeyi daima birlikte gerçekleştirecek. Biz de Bakanlık olarak alınan kararların hepsinin destekçisi olacağız. Daima birlikte bu çabayı ortaya koyalım. Bir taraftan etrafımıza, tabiatımıza sahip çıkalım. Bir taraftan da Bursa’da o sarsıntı dönüşümünü gerçekleştirelim” diye konuştu.
