İSTANBUL (İGFA) – Halk ortasında basur olarak da bilinen hemoroid, hayat kalitesini düşüren değerli bir hastalık.
Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Cengiz Erenoğlu, bilhassa sık sık kabızlık yaşayan, uzun periyodik hareketsizliğe maruz kalan yahut tam zıddı ağır spor yapanlarda bu hastalığa daha çok rastlandığına dikkati çekti.
Basit ve başlangıç evresindeki olgularda beslenme teklifleri, birtakım ilaçlar ve kabızlığın giderilmesi tedavide tesirli olduğunu kaydeden Prof. Dr. Eroğlu, “İlerlemiş yani yılda 2-3 defa ağrılı ve şişmiş hemoroid atakları geçiren olgularda ise cerrahi tedavi yolları gündeme gelebilir” dedi.
HEMOROİD KANSER TEŞHİSİNİ GECİKTİREBİLİR
Hemoroidin en değerli özelliğinin, şikayetlerin çeşitli nedenlerle ihmal edilip altta yatan rektum yahut kalın bağırsak kanseri üzere hastalıkları gizlemesi olduğunu paylaşan Prof. Dr. Cengiz Erenoğlu, “Bu durum da kanser teşhisinin gecikmesine neden olabiliyor. Hemoroid ya da basur hastalığında çoğunlukla makatta ele gelen bir şişlik, kanama ve kabızlık vardır. Bu şikayetler kalın bağırsak ve bilhassa rektum kanserlerinde de görülebilen ortak şikayetler. Bu nedenle de hemoroid denip geçilmemeli, kesin teşhis için doktora başvurulmalı” dedi.
Makatta ele gelen şişlik, kanama ve kabızlık şikayetlerin varlığında kolay bir fiziki muayene ve takiben birebir gün yapılacak kısa kolonoskopi yahut rektosigmoidoskopi ile hastalığın teşhisinin kolaylıkla konabildiğini belirten Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Cengiz Erenoğlu, “Son yıllarda hemoroid hastalığının tedavisi gelişti ve lazer üzere ileri teknolojiler uygulama alanına girdi. Bu sayede hayat kalitesini son derece olumsuz etkileyen bir hastalık başarılı ve acısız sistemlerle ortadan kaldırılabiliyor” diye konuştu.
Prof. Dr. Erenoğlu, hamile bayanların değerli bir kısmında kabızlık ve rahim büyümesi nedeniyle hemoroid riskinin arttığını belirterek, hamilelikte görülen hemoroidler çoğunlukla ameliyatsız olarak tedavi edilebileceğini kaydetti.